1.2 Kağıt Üzerine Ebru
Yılmaz Eneş Çalışması
Yılmaz Eneş Çalışması
Gülseren Sönmez Çalışması
1.2 Obje Üzerine Ebru
Burhan Ersan Çalışması
Timuçin Tanarslan Çalışması
1.3 Kumaş Üzerine Ebru
1.4 Porselen ve Cam Üzerine Ebru
didemcehobi.comdan
Burhan Ersan Çalışması
Burhan Ersan Çlaışması
1.5 Deri Üzerine Ebru
Ebru Resim Örnekleri
12 Mayıs 2009
Ebru Sanatı Kitap Bibliyografisi
1. Kitabın Adı: How To Marbleize Paper
Yazarı: Gabriele Grunebaum
Basımı: İngilizce
Kitaptan Alıntılar:
Kapak Sayfası İç Sayfası Ebru Örnekleri
Kitapta Ebru Atölyesinin nasıl olması gerektiği, Ebru yapımında kullanılan malzemeler ve hazırlıkları, Ebru teknikleri fotoğraflarla ve şekillerle desteklenerek anlatılmıştır.
12 Adet de örnek ebru desenleri içerisinde bulunmaktadır
2. Kitabın Adı: Marbling Handbook The Ultimate Marbling Handbook: A Guide to Basic and Advanced Techniques for Marbling Paper and Fabric (Watson-Guptill Crafts) (Paperback)
Yazarı: Diane Maurer-Mathison
Basımı:İngilizce Basım 1999
Kitapta Japon sanatı olan Suminigashi den Türk sanatı olan Ebru ya kadar geniş bir anlatım söz konusudur.
Bu sanatların yapım teknikleri, malzemeleri, örneklerine yer verilmiştir. Anlatımlar renkli fotoğraflarla desteklenmiştir.
Ebru sanatının çeşitli yüzeylere uygulamasından da anlatımlar ve örnekler içermektedir. Toplam144 sayfa ve renkli baskıdır
3. Kitabın Adı: Marbling Techniques: How to Create Traditional and Contemporary Designs on Paper and Fabric (Practical Craft Books)
Yazarı: Wendy Addison Medeiros
Basımı: İngilizce /Oct 1994
Kitapta Ebrunun kağıt ve kumaş yüzeylere uygulanması ile bilgiler ve tekniklere yer verilmiştir.
4. Kitabın adı: Creative Marbling on Fabric: A Guide to Making One-Of-A-Kind Fabrics (Paperback)
Yazarı: Judy Simmons
Basımı: İngilizce/ Aug 1999
Kitapta ebru sanatı, teknikleri, kullanılan malzemeler ve örnekler sunulmuştur.
Bunun yanı sıra evde bulunan aletlerle ebru yapımı ve basit tekniklere yer verilmiştir. Örnek uygulamalar anlatılmıştır.
Kitapta birde ebru sanatı çalışmalarından oluşan bir galery bölümü yer almaktadır
5. Kitabın Adı: Marbling on Fabric
Yazarı: Daniel Cohen, Paula Cohen, Eden Gray
Basımı: İngilizce/ May 1990
6. Kitabın Adı: The Weekend Crafter: Marbling: Easy & Elegant Projects for Paper & Fabric
Yazarı: Laura Sims
Basımı: May 28, 2002
7. Kitabın Adı: Techniques for Marbleizing Paper (Other Paper Crafts) (Paperback)
Yazarı: Gabriele Grunebaum
Basımı: İngilizce/ Aug 6, 1992
8. Kitabın Adı: The Paper Marbling Kit: Materials, Techniques, and Projects
Yazarı: Jane Dickinson
Basımı: İngilizce/ Oct 26, 2006
9. Kitabın Adı: Marbling on Fabric
Yazarı: Anne Chambers
Basımı: İngilizce/ Jun 1995
10. Kitabın Adı: Marbling on Paper Using Oil Paints
Yazarı: Anne Chambers
Basımı: Jan 1993
11. VCD: Art of Marbling
Basımı: EVN Media
Ebru sanatını ve yapımını anlatan videodur
12. DVD: Mastering Marbling
Hazırlayan: Peggy Skycraft
Ebru yapımını uygulamalı bir şekilde anlatan dvd formatlı video
Yazarı: Gabriele Grunebaum
Basımı: İngilizce
Kitaptan Alıntılar:
Kapak Sayfası İç Sayfası Ebru Örnekleri
Kitapta Ebru Atölyesinin nasıl olması gerektiği, Ebru yapımında kullanılan malzemeler ve hazırlıkları, Ebru teknikleri fotoğraflarla ve şekillerle desteklenerek anlatılmıştır.
12 Adet de örnek ebru desenleri içerisinde bulunmaktadır
2. Kitabın Adı: Marbling Handbook The Ultimate Marbling Handbook: A Guide to Basic and Advanced Techniques for Marbling Paper and Fabric (Watson-Guptill Crafts) (Paperback)
Yazarı: Diane Maurer-Mathison
Basımı:İngilizce Basım 1999
Kitapta Japon sanatı olan Suminigashi den Türk sanatı olan Ebru ya kadar geniş bir anlatım söz konusudur.
Bu sanatların yapım teknikleri, malzemeleri, örneklerine yer verilmiştir. Anlatımlar renkli fotoğraflarla desteklenmiştir.
Ebru sanatının çeşitli yüzeylere uygulamasından da anlatımlar ve örnekler içermektedir. Toplam144 sayfa ve renkli baskıdır
3. Kitabın Adı: Marbling Techniques: How to Create Traditional and Contemporary Designs on Paper and Fabric (Practical Craft Books)
Yazarı: Wendy Addison Medeiros
Basımı: İngilizce /Oct 1994
Kitapta Ebrunun kağıt ve kumaş yüzeylere uygulanması ile bilgiler ve tekniklere yer verilmiştir.
4. Kitabın adı: Creative Marbling on Fabric: A Guide to Making One-Of-A-Kind Fabrics (Paperback)
Yazarı: Judy Simmons
Basımı: İngilizce/ Aug 1999
Kitapta ebru sanatı, teknikleri, kullanılan malzemeler ve örnekler sunulmuştur.
Bunun yanı sıra evde bulunan aletlerle ebru yapımı ve basit tekniklere yer verilmiştir. Örnek uygulamalar anlatılmıştır.
Kitapta birde ebru sanatı çalışmalarından oluşan bir galery bölümü yer almaktadır
5. Kitabın Adı: Marbling on Fabric
Yazarı: Daniel Cohen, Paula Cohen, Eden Gray
Basımı: İngilizce/ May 1990
6. Kitabın Adı: The Weekend Crafter: Marbling: Easy & Elegant Projects for Paper & Fabric
Yazarı: Laura Sims
Basımı: May 28, 2002
7. Kitabın Adı: Techniques for Marbleizing Paper (Other Paper Crafts) (Paperback)
Yazarı: Gabriele Grunebaum
Basımı: İngilizce/ Aug 6, 1992
8. Kitabın Adı: The Paper Marbling Kit: Materials, Techniques, and Projects
Yazarı: Jane Dickinson
Basımı: İngilizce/ Oct 26, 2006
9. Kitabın Adı: Marbling on Fabric
Yazarı: Anne Chambers
Basımı: İngilizce/ Jun 1995
10. Kitabın Adı: Marbling on Paper Using Oil Paints
Yazarı: Anne Chambers
Basımı: Jan 1993
11. VCD: Art of Marbling
Basımı: EVN Media
Ebru sanatını ve yapımını anlatan videodur
12. DVD: Mastering Marbling
Hazırlayan: Peggy Skycraft
Ebru yapımını uygulamalı bir şekilde anlatan dvd formatlı video
Ebru Yapımında Kullanılan Araç ve Gereçler
2.1 Araçlar
2.1.1 Tekne
İçine özel suyumuzu koyabileceğimiz, çalışabileceğimiz kaptır. Boyutları ebrulayacağımız kağıdın boyutları kadar olmalıdır. Genellikle 25*35 cm yada 35*50 cm lik tekneler kullanılır. Yükseklikleri ise 3-5 cm olabilir. Metalden, camdan, tahtadan veya galvanizden yapılırlar. Fotoğrafçıların kullandığı plastik türleride kullanılabilir.
Eğer kağıtlarımızın boyu 35*50 cm ise teknenin boyu, kenarlardan 1er cm daha büyük olmalıdır. Çünkü kağıt suya girdiği zaman genişler ve teknedeki bu fark kapanır. Böylece yüzeydeki tüm boyayı kağıt emmiş olur ve tekne temizlenmiş olur.
2.1.2 Tarak
Desen yapmaya yarayan, yumuşak bir tahtanın üzerine belirli aralıklarla yan yana çakılmış dikiş iğnesi, toplu iğne, tel veya çivilerden oluşur.
Tarakların dişleri 3-5 mm veya 8 mm aralıklı yada daha dar, yada geniş olabilir. Bu yapılacak desene göre ayarlanır.
Tarakların boyu teknenin boyuna ya da enine göre ayarlanmalıdır. Çok seyrek dişli taraklarda daha kalın, çok sık taraklarda daha ince çiviler yada iğneler kullanılmalıdır. (Barutçugil,2001,s.72)
2.1.3 Fırça
Boyaları tekneye serpmeye yarayan alettir. Türk ebrucusu fırçasını kendi sarar. Ebru fırçası atın kuyruk kıllarının bir dala sarılması ile yapılır. Kılların bağlanmasında oltaya iğne bağlarken kullanılan düğümsüz bağlama kullanılır. Fırça kavanozda dura dura kıvrılır ve bu kıvrık şekil, fırçanın sarım şeklinden dolayı ortasında oluşan boşlukla beraber Türk Battal deseninin ortaya çıkmasına sebep olur. Bu nedenle yağlıboya ya da suluboya fırçaları Türk ebrusunda kullanılmaz. Fırça sararken kılların daha iyi tespit olması için herhangi bir yapıştırıcı kullanılmaz, çünkü fırça kavanozda boyayla birlikte bırakılır. Eğer tutkal kullanılırsa içindeki kimyasallar boyaya karışır (http://www.geleneksel-ebru.com/).
Küflenmeye dayanıklı olması ve esnekliğinden dolayı gül dalı; daha kalın telli olduğu için yaşlı at kuyruğu kılı alınıp naylon veya misina ile sarılan fırçalar daha uygundur.
Fırça Yapımı:
1- Bir miktar at kılı alın. Yaklaşık 5 cm uzunluğunda kesip masaya yayın. Fırçalardan daha uzun bant kesip kılların üstüne yapıştırın. Bantın yapışkan kısmı üste gelecek şekilde kılları ters çevirin.
2- Ucu küt kesilmiş çubuğunuzu kılların kısa yönüne gelecek şekilde uzatıp bantı yapıştırın
3- Çubuğu kılların üstüne doğru sıkıca sarıp, öteki bant ağzını üstüne sabitleyin.
4- Misinanın bir ucunu ilmek olacak şekilde katlayıp yuvarlak kısım kılların, misinanın ucu da çubuğun uzun kısmına gelecek şekilde koyun.
5- Kılların uzun kısmı avucunuza, baş parmağınız ise ilmiğin üstüne gelecek şekilde bir elinizle tutun. Misinayı kılların kısa yerinden başlayarak avucunuza doğru sıkıca ve yan yana sarın. Misinanın bu ucunu ilmikten geçirin.
6- Bir önceki ucu cekin, ta ki ilmek sarılmış kısmın altında kalana dek. Maket bıçağı ile fazla uçları sarılmış kısımların dibinden kesin.
7- Makasla fırçanın ucunu kırparak düzene sokun
1.2 Gereçler
1.2.1 Boyalar
Geleneksel Türk ebrusunda yalnızca suda erimeyen, asit ve kazein içermeyen ve ışıktan etkilenmeyen doğal boyalar kullanılmaktadır. Boyalar yaklaşık 50x50 cm boyutlarında düz bir mermer üzerinde, destiseng (el taşı) ile ezilmek suretiyle hazırlanır.
Destiseng, üzerinde boya ezilen mermerle aynı cins mermerden olup, aşağı yukarı 15cm. uzunluğunda, boyayı ezen yüzü 6-7cm. çapında bir yarım daire ve üstünde de kullananın tutması için tutamak bulunan bir taştır. Yaklaşık bir avuç dolusu boya, mermerin ortasına yerleştirilir ve onun da ortası çukurlaştırılarak buraya su konur ve karıştırmak suretiyle boya çamur hale getirilir. Destiseng, çamur haldeki boyanın üzerinde 8 çizer gibi dolaştırılarak boya ezilir. Dağılan boyalar bir spatula yardımıyla tekrar ortaya toplanır. Boyanın ezilip ezilmediği ancak teknede anlaşılır. Bir müddet tecrübeden sonra ebrucu, hangi boyayı ne kadar ezeceğini öğrenir. Yeteri kadar sulandırıldığında ve doğru öd ayarı yapıldığında kumlanmadan açılan ve kağıda akmadan tespit olabilen boya yeterince ezilmiş demektir (http://www.geleneksel-ebru.com/).
Ebru yapımında genellikle oksit kırmızı, oksit sarı, oksit siyah, lahur çiviti kullanılır. Diğer renkler de bunların karışımından elde edilir. Güzel bir ebru için renkleri uyumlu kullanmak önemlidir. Bu nedenle koyu renklerden başlanarak renkler kullanılır. Tabandaki siyah boya, üzerindeki boyaları canlı ve aktif gösterir. Aralardaki beyazlar da renklere hareket getirir. (http://www.evdose.com)
Geleneksel Türk Ebrusu'nda kullanılan ana renkler şunlardır ;
Çamlıca toprağı Beyaz Siyah Sarı
Aşı Boyası Kahverengi Kırmızı Lâhor Çividi Çamaşır Çividi
Çamlıca toprağı, Lâhor Çividi ve Çamaşır Çividi dışında sözü edilen boyalar nalburlardan, Lâhor Çividi ve Çamaşır Çividi ise aktarlardan temin edilir.
Bu renkler kullanılarak elde edilen ara renkler ise şunlardır
Aşı Boyası+ Lâhor Çividi = Koyu Kahverengi
Sarı + Lâhor Çividi = Yeşil
Çamaşır çividi + Kırmızı = Mor
Beyaz + Siyah = Gri
Beyaz + Lâhor Çividi = Açık mavi
ÇAMLICA TOPRAĞI İstanbul'un Çamlıca Tepesi'nde bulunan kırmızı renkli topraktır. Bir elek ile taşlarından ayıklanarak toplanır. Ezildiğinde tütün rengine yakın bir renk verir. İsten elde edilen ve bundan dolayı çok hafif olan siyah boyaya katılır. Islah etmek üzere akan boyalara ilâve edildiği gibi serpmeli ebruların serpme boyası olarak ya da yalnız başına kullanılır.
BEYAZ Üstübeç. Yağsız olanı beyaz boya yapmak için, litopon üstübeci de denen yağlı olanı ise neftli boya hazırlamada kullanılır.
SİYAH İsten yapılır. Çok hafif olduğu için tek başına kullanılmaz. Çamlıca toprağı ile karıştırılır.
SARI Oksit sarı. İnorganik bir pigmenttir.
AŞI BOYASI Oksit kırmızı . İnorganik bir pigmenttir.
KAHVERENGİ Oksit kahverengi. Çeşitli tonları vardır. İnorganik bir pigmenttir.
KIRMIZI Suyla karışabilen pigment kırmızı. Organik bir pigmenttir. İnorganik olanı içerdiği kadmiyumdan ötürü son derece zehirlidir.
LÂHOR ÇİVİDİ Lahor çividi ya da bebe çividi adıyla bilinen ve bebeklerin ağzında oluşan aft hastalığının tedavisi için kullanılan ilacın hammaddesidir. Gevrek, taş gibidir. Bitkisel ve çok güçlü bir boyadır. Dövülerek toz haline getirilir.
ÇAMAŞIR ÇİVİDİ Beyaz çamaşırlar için ağartıcı olarak kullanılan mavi bir tozdur.
Boyalara eklenecek su ve ödün ayarı da şu şekilde yapılır. Kitrenin kıvamının ayarı kontrol edilir. Boya ayarına ödü en az boyanın ayarıyla başlanır. Süt kıvamında sulandırılan boyanın içerisine, fırça kavanozun kenarına sıyrılıp tekneye serpildiğinde ebrucunun ustasından gördüğü miktar ölçüsünde açılana kadar öd ilave edilir. Ödü fazla olan boyaların ayarları da ödü az olan boyaların üzerine serpmek suretiyle yapılır. Çiçek ve hatip ebrusu yapımında kullanılacak olan boyaların ayarları ise zemin ebrusunun üzerine damlatmak suretiyle yapılır
1.2.2 Kitre
Üzerine boya serpilecek suya kıvam ve yapışkanlık vermek üzere kullanılır. Beyaz ve topraksız olanı bilhassa aktarlarda "fiyor kitre" diye satılanı tercih edilir. Türkiye'nin her bölgesinde yabani olarak yetişebilen geven otunun havayla temas ettiğinde kemikleşen salgısıdır. Her bölgenin kitresi suya farklı bir kıvam verdiği için ne kadar suya ne kadar kitre konulacağı hakkında kesin rakamlar verilemez.
Her ebrucu sonbaharda ebru yapmaya başlayacağı zaman bir sene yetecek kadar kitre alır ve birkaç tekne açtıktan sonra teknesinin alacağı su miktarına ne kadar kitre koyacağının ölçüsünü bulur. Bu ölçü yani kitrenin kıvamı, içinde kurşunkalem kalınlığında bir çubuk yürütülerek kitre üzerinde bıraktığı izle bulunur. Doğru ayarda, kitre içinde çekilen çubuk dışarı alınınca kitre üzerinde bıraktığı iz olduğu yerde kalmalı, ne çekiş istikametinde ileri ne de lastik gibi geri gitmemelidir. İlk denemede ortalama 7 litre suya 45 - 50 gr kitre konularak birkaç gece şişmesi beklenir. Zaman zaman karıştırılarak kitrenin erimesi hızlandırılır. 3-4 gün sonra sık dokulu bir torbadan geçirilerek içindeki erimemiş kitre parçacıkları, çöp ve diğer yabancı maddelerden arındırılır ve tekneye boşaltılır. Kıvamı doğru kıvama gelene kadar su bardağı ile su ilâve edilip iyice karıştırılır. İlâve edilen su miktarı ölçüsünce bir sonraki tekne için ıslatılan kitre miktarı azaltılır ya da su miktarı artırılır.
On yılı aşkın bir süredir İran'dan çok daha ucuza kitre ithal edildiğinden artık Türkiye'de eskiden olduğu gibi bol kitre toplanmamaktadır. İran'dan gelen kitre de ebru yapımına uygun olmadığı için kitre yerine yine aktar ya da aktar toptancılarından sağlanabilen salep, ithal salep, metil-selüloz, deniz kadayıfı gibi kıvam artırıcı malzemeler kullanılabilir. Sn Uğur DERMAN'ın ifadesine göre Necmeddin OKYAY yukarıda kitre, salep, boytohumu ve ayva çekirdeği de dahil olmak üzere birçok kıvam artırıcıyı denemiş, en iyi sonucu saleple almış ancak salebin pahalı olması nedeniyle kitrede karar kılmıştır. Bunların hepsinin kıvam ayarları aynı şekilde yapılır ancak aynı kıvam ayarı için oluşturdukları yüzey gerilimleri farklı farklı olduğundan herbiri için boyalara ilâve edilecek öd miktarları farklıdır.( www.tarzikadimebru.com)
1.2.3 Öd
Kitre üzerine serpilen boyaların batmadan yüzebilmeleri için boyalara bir damlalık yardımıyla yüzey aktif asitler içeren sığır ödü katılır.
Sığır ödünün içerisinde bulunan yüzey aktif asitler, kitrenin üzerindeki yüzey gerilimini kırarak boyanın kitre üzerinde batmadan açılmasını sağlarlar. Mezbahadan sağlanan sığır ödü, bir metal kaba boşaltılarak içinde su kaynayan başka bir kabın içine oturtulur. Aşağı yukarı 20 dakika sonra ödün üzerinde oluşan köpüklerle varsa yağ ve kan temizlenerek öd bir kavanoza alınır. Oda sıcaklığına geldikten sonra kullanılır. Boyalara bir damlalık yardımıyla ilâve edilir.
Boyalara ilave edilecek sığır ödü miktarı, üzerinde ebru yapılan sıvının cinsine ve kıvamına göre değişir. Yüzey gerilimi en yüksek olan malzeme kitre, en düşük olan malzeme ise deniz kadayıfıdır. Aynı miktarda boyaya, aynı kıvamda kitre için deniz kadayıfına göre yaklaşık on misli sığır ödü ilâve etmek gerekir
1.2.4 Kağıt
Birinci hamur kâğıt tercih edilir.ancak Pelür kağıdı da kullanılabilir. Islanınca yırtılmaması ve tekneye yatırırken de zorluk çıkarmaması için 80-90 gr. olanı uygundur. Türk ebruculuk geleneğinde kâğıt, hiçbir şekilde terbiye edilmez. Kâğıt toptancılarından 68-100 cm. ya da 70-100 cm ebadında satın alınan bir top kâğıt, mücellit giyotininde 4 parçaya bölünür. Tekne boyutlarını bu kestirilen kâğıt boyutları belirler.(Elhan,2004,s.13)
2.1.1 Tekne
İçine özel suyumuzu koyabileceğimiz, çalışabileceğimiz kaptır. Boyutları ebrulayacağımız kağıdın boyutları kadar olmalıdır. Genellikle 25*35 cm yada 35*50 cm lik tekneler kullanılır. Yükseklikleri ise 3-5 cm olabilir. Metalden, camdan, tahtadan veya galvanizden yapılırlar. Fotoğrafçıların kullandığı plastik türleride kullanılabilir.
Eğer kağıtlarımızın boyu 35*50 cm ise teknenin boyu, kenarlardan 1er cm daha büyük olmalıdır. Çünkü kağıt suya girdiği zaman genişler ve teknedeki bu fark kapanır. Böylece yüzeydeki tüm boyayı kağıt emmiş olur ve tekne temizlenmiş olur.
2.1.2 Tarak
Desen yapmaya yarayan, yumuşak bir tahtanın üzerine belirli aralıklarla yan yana çakılmış dikiş iğnesi, toplu iğne, tel veya çivilerden oluşur.
Tarakların dişleri 3-5 mm veya 8 mm aralıklı yada daha dar, yada geniş olabilir. Bu yapılacak desene göre ayarlanır.
Tarakların boyu teknenin boyuna ya da enine göre ayarlanmalıdır. Çok seyrek dişli taraklarda daha kalın, çok sık taraklarda daha ince çiviler yada iğneler kullanılmalıdır. (Barutçugil,2001,s.72)
2.1.3 Fırça
Boyaları tekneye serpmeye yarayan alettir. Türk ebrucusu fırçasını kendi sarar. Ebru fırçası atın kuyruk kıllarının bir dala sarılması ile yapılır. Kılların bağlanmasında oltaya iğne bağlarken kullanılan düğümsüz bağlama kullanılır. Fırça kavanozda dura dura kıvrılır ve bu kıvrık şekil, fırçanın sarım şeklinden dolayı ortasında oluşan boşlukla beraber Türk Battal deseninin ortaya çıkmasına sebep olur. Bu nedenle yağlıboya ya da suluboya fırçaları Türk ebrusunda kullanılmaz. Fırça sararken kılların daha iyi tespit olması için herhangi bir yapıştırıcı kullanılmaz, çünkü fırça kavanozda boyayla birlikte bırakılır. Eğer tutkal kullanılırsa içindeki kimyasallar boyaya karışır (http://www.geleneksel-ebru.com/).
Küflenmeye dayanıklı olması ve esnekliğinden dolayı gül dalı; daha kalın telli olduğu için yaşlı at kuyruğu kılı alınıp naylon veya misina ile sarılan fırçalar daha uygundur.
Fırça Yapımı:
1- Bir miktar at kılı alın. Yaklaşık 5 cm uzunluğunda kesip masaya yayın. Fırçalardan daha uzun bant kesip kılların üstüne yapıştırın. Bantın yapışkan kısmı üste gelecek şekilde kılları ters çevirin.
2- Ucu küt kesilmiş çubuğunuzu kılların kısa yönüne gelecek şekilde uzatıp bantı yapıştırın
3- Çubuğu kılların üstüne doğru sıkıca sarıp, öteki bant ağzını üstüne sabitleyin.
4- Misinanın bir ucunu ilmek olacak şekilde katlayıp yuvarlak kısım kılların, misinanın ucu da çubuğun uzun kısmına gelecek şekilde koyun.
5- Kılların uzun kısmı avucunuza, baş parmağınız ise ilmiğin üstüne gelecek şekilde bir elinizle tutun. Misinayı kılların kısa yerinden başlayarak avucunuza doğru sıkıca ve yan yana sarın. Misinanın bu ucunu ilmikten geçirin.
6- Bir önceki ucu cekin, ta ki ilmek sarılmış kısmın altında kalana dek. Maket bıçağı ile fazla uçları sarılmış kısımların dibinden kesin.
7- Makasla fırçanın ucunu kırparak düzene sokun
1.2 Gereçler
1.2.1 Boyalar
Geleneksel Türk ebrusunda yalnızca suda erimeyen, asit ve kazein içermeyen ve ışıktan etkilenmeyen doğal boyalar kullanılmaktadır. Boyalar yaklaşık 50x50 cm boyutlarında düz bir mermer üzerinde, destiseng (el taşı) ile ezilmek suretiyle hazırlanır.
Destiseng, üzerinde boya ezilen mermerle aynı cins mermerden olup, aşağı yukarı 15cm. uzunluğunda, boyayı ezen yüzü 6-7cm. çapında bir yarım daire ve üstünde de kullananın tutması için tutamak bulunan bir taştır. Yaklaşık bir avuç dolusu boya, mermerin ortasına yerleştirilir ve onun da ortası çukurlaştırılarak buraya su konur ve karıştırmak suretiyle boya çamur hale getirilir. Destiseng, çamur haldeki boyanın üzerinde 8 çizer gibi dolaştırılarak boya ezilir. Dağılan boyalar bir spatula yardımıyla tekrar ortaya toplanır. Boyanın ezilip ezilmediği ancak teknede anlaşılır. Bir müddet tecrübeden sonra ebrucu, hangi boyayı ne kadar ezeceğini öğrenir. Yeteri kadar sulandırıldığında ve doğru öd ayarı yapıldığında kumlanmadan açılan ve kağıda akmadan tespit olabilen boya yeterince ezilmiş demektir (http://www.geleneksel-ebru.com/).
Ebru yapımında genellikle oksit kırmızı, oksit sarı, oksit siyah, lahur çiviti kullanılır. Diğer renkler de bunların karışımından elde edilir. Güzel bir ebru için renkleri uyumlu kullanmak önemlidir. Bu nedenle koyu renklerden başlanarak renkler kullanılır. Tabandaki siyah boya, üzerindeki boyaları canlı ve aktif gösterir. Aralardaki beyazlar da renklere hareket getirir. (http://www.evdose.com)
Geleneksel Türk Ebrusu'nda kullanılan ana renkler şunlardır ;
Çamlıca toprağı Beyaz Siyah Sarı
Aşı Boyası Kahverengi Kırmızı Lâhor Çividi Çamaşır Çividi
Çamlıca toprağı, Lâhor Çividi ve Çamaşır Çividi dışında sözü edilen boyalar nalburlardan, Lâhor Çividi ve Çamaşır Çividi ise aktarlardan temin edilir.
Bu renkler kullanılarak elde edilen ara renkler ise şunlardır
Aşı Boyası+ Lâhor Çividi = Koyu Kahverengi
Sarı + Lâhor Çividi = Yeşil
Çamaşır çividi + Kırmızı = Mor
Beyaz + Siyah = Gri
Beyaz + Lâhor Çividi = Açık mavi
ÇAMLICA TOPRAĞI İstanbul'un Çamlıca Tepesi'nde bulunan kırmızı renkli topraktır. Bir elek ile taşlarından ayıklanarak toplanır. Ezildiğinde tütün rengine yakın bir renk verir. İsten elde edilen ve bundan dolayı çok hafif olan siyah boyaya katılır. Islah etmek üzere akan boyalara ilâve edildiği gibi serpmeli ebruların serpme boyası olarak ya da yalnız başına kullanılır.
BEYAZ Üstübeç. Yağsız olanı beyaz boya yapmak için, litopon üstübeci de denen yağlı olanı ise neftli boya hazırlamada kullanılır.
SİYAH İsten yapılır. Çok hafif olduğu için tek başına kullanılmaz. Çamlıca toprağı ile karıştırılır.
SARI Oksit sarı. İnorganik bir pigmenttir.
AŞI BOYASI Oksit kırmızı . İnorganik bir pigmenttir.
KAHVERENGİ Oksit kahverengi. Çeşitli tonları vardır. İnorganik bir pigmenttir.
KIRMIZI Suyla karışabilen pigment kırmızı. Organik bir pigmenttir. İnorganik olanı içerdiği kadmiyumdan ötürü son derece zehirlidir.
LÂHOR ÇİVİDİ Lahor çividi ya da bebe çividi adıyla bilinen ve bebeklerin ağzında oluşan aft hastalığının tedavisi için kullanılan ilacın hammaddesidir. Gevrek, taş gibidir. Bitkisel ve çok güçlü bir boyadır. Dövülerek toz haline getirilir.
ÇAMAŞIR ÇİVİDİ Beyaz çamaşırlar için ağartıcı olarak kullanılan mavi bir tozdur.
Boyalara eklenecek su ve ödün ayarı da şu şekilde yapılır. Kitrenin kıvamının ayarı kontrol edilir. Boya ayarına ödü en az boyanın ayarıyla başlanır. Süt kıvamında sulandırılan boyanın içerisine, fırça kavanozun kenarına sıyrılıp tekneye serpildiğinde ebrucunun ustasından gördüğü miktar ölçüsünde açılana kadar öd ilave edilir. Ödü fazla olan boyaların ayarları da ödü az olan boyaların üzerine serpmek suretiyle yapılır. Çiçek ve hatip ebrusu yapımında kullanılacak olan boyaların ayarları ise zemin ebrusunun üzerine damlatmak suretiyle yapılır
1.2.2 Kitre
Üzerine boya serpilecek suya kıvam ve yapışkanlık vermek üzere kullanılır. Beyaz ve topraksız olanı bilhassa aktarlarda "fiyor kitre" diye satılanı tercih edilir. Türkiye'nin her bölgesinde yabani olarak yetişebilen geven otunun havayla temas ettiğinde kemikleşen salgısıdır. Her bölgenin kitresi suya farklı bir kıvam verdiği için ne kadar suya ne kadar kitre konulacağı hakkında kesin rakamlar verilemez.
Her ebrucu sonbaharda ebru yapmaya başlayacağı zaman bir sene yetecek kadar kitre alır ve birkaç tekne açtıktan sonra teknesinin alacağı su miktarına ne kadar kitre koyacağının ölçüsünü bulur. Bu ölçü yani kitrenin kıvamı, içinde kurşunkalem kalınlığında bir çubuk yürütülerek kitre üzerinde bıraktığı izle bulunur. Doğru ayarda, kitre içinde çekilen çubuk dışarı alınınca kitre üzerinde bıraktığı iz olduğu yerde kalmalı, ne çekiş istikametinde ileri ne de lastik gibi geri gitmemelidir. İlk denemede ortalama 7 litre suya 45 - 50 gr kitre konularak birkaç gece şişmesi beklenir. Zaman zaman karıştırılarak kitrenin erimesi hızlandırılır. 3-4 gün sonra sık dokulu bir torbadan geçirilerek içindeki erimemiş kitre parçacıkları, çöp ve diğer yabancı maddelerden arındırılır ve tekneye boşaltılır. Kıvamı doğru kıvama gelene kadar su bardağı ile su ilâve edilip iyice karıştırılır. İlâve edilen su miktarı ölçüsünce bir sonraki tekne için ıslatılan kitre miktarı azaltılır ya da su miktarı artırılır.
On yılı aşkın bir süredir İran'dan çok daha ucuza kitre ithal edildiğinden artık Türkiye'de eskiden olduğu gibi bol kitre toplanmamaktadır. İran'dan gelen kitre de ebru yapımına uygun olmadığı için kitre yerine yine aktar ya da aktar toptancılarından sağlanabilen salep, ithal salep, metil-selüloz, deniz kadayıfı gibi kıvam artırıcı malzemeler kullanılabilir. Sn Uğur DERMAN'ın ifadesine göre Necmeddin OKYAY yukarıda kitre, salep, boytohumu ve ayva çekirdeği de dahil olmak üzere birçok kıvam artırıcıyı denemiş, en iyi sonucu saleple almış ancak salebin pahalı olması nedeniyle kitrede karar kılmıştır. Bunların hepsinin kıvam ayarları aynı şekilde yapılır ancak aynı kıvam ayarı için oluşturdukları yüzey gerilimleri farklı farklı olduğundan herbiri için boyalara ilâve edilecek öd miktarları farklıdır.( www.tarzikadimebru.com)
1.2.3 Öd
Kitre üzerine serpilen boyaların batmadan yüzebilmeleri için boyalara bir damlalık yardımıyla yüzey aktif asitler içeren sığır ödü katılır.
Sığır ödünün içerisinde bulunan yüzey aktif asitler, kitrenin üzerindeki yüzey gerilimini kırarak boyanın kitre üzerinde batmadan açılmasını sağlarlar. Mezbahadan sağlanan sığır ödü, bir metal kaba boşaltılarak içinde su kaynayan başka bir kabın içine oturtulur. Aşağı yukarı 20 dakika sonra ödün üzerinde oluşan köpüklerle varsa yağ ve kan temizlenerek öd bir kavanoza alınır. Oda sıcaklığına geldikten sonra kullanılır. Boyalara bir damlalık yardımıyla ilâve edilir.
Boyalara ilave edilecek sığır ödü miktarı, üzerinde ebru yapılan sıvının cinsine ve kıvamına göre değişir. Yüzey gerilimi en yüksek olan malzeme kitre, en düşük olan malzeme ise deniz kadayıfıdır. Aynı miktarda boyaya, aynı kıvamda kitre için deniz kadayıfına göre yaklaşık on misli sığır ödü ilâve etmek gerekir
1.2.4 Kağıt
Birinci hamur kâğıt tercih edilir.ancak Pelür kağıdı da kullanılabilir. Islanınca yırtılmaması ve tekneye yatırırken de zorluk çıkarmaması için 80-90 gr. olanı uygundur. Türk ebruculuk geleneğinde kâğıt, hiçbir şekilde terbiye edilmez. Kâğıt toptancılarından 68-100 cm. ya da 70-100 cm ebadında satın alınan bir top kâğıt, mücellit giyotininde 4 parçaya bölünür. Tekne boyutlarını bu kestirilen kâğıt boyutları belirler.(Elhan,2004,s.13)
Ebru Çeşitleri
1.1 Battal Ebru
Boyaların sadece fırça yardımıyla kitre üzerine serpilmesiyle oluşturulan ve iğne ya da tarak gibi herhangi bir şeyle müdahale edilmeden yapılan mermer desenli ebru çeşididir. Diğer adı Tarz-ı Kadim’dir
Yapılan işlem bakımından en basit ebru olmasına rağmen sonuç itibarıyla yapımı en zor ebrudur. Kumlu ebru dışında bütün ebruların yapımında ilk işlem battal ebrudur.
Yapımı öd sıralarına göre yani ödü az olan boyalar önce çok olan boyalar sonra atma suretiyle yapılır.
Ebrucunun bütün ustalığı yaptığı battal ebrulardan belli olur, çünkü ard arda atılan boyaların öd ayarları doğru yapılmazsa ya kitre yüzeyinde boyalar arasında kalan renksiz damarlar mermer damarından daha büyük olur ki buna ebrucu dilinde “falso” denir ya da boyalar sıyrılırken akar ve birbirine karışır. Batılı ebrucular, boyaların böyle akmasından kurtulmak ve işi kolaylaştırmak için kağıdı ebrulamadan önce şapla terbiye ederek boyaların akmasını engellemeye çalışırlar. (http://www.geleneksel-ebru.com/).
Boya damlalarının büyüklük yada küçüklükleri, renk sayısı gibi kriterler battalın değişik türlerini oluşturur. Bunlar: Zemin Battalı, Tarzı Kadim, Neftli Battal, Somaki Battal, Serpmeli Battaldır
Fotoğraf 49 Battal Ebru
1.2.Gel Git Ebrusu
Battal ebrusundaki gibi suya atılan sıralı renklerin bir iğne, biz, bir çöp yardımıyla teknenin kenarına paralel olarak çizilmesi suretiyle yapılır. Gel git hareketi çapraz olarak da yapılabilir. (Elhan,2004,s.21)Yapımı zor olamayan ebru çeşitlerindendir. Gel git ebruda seçilen renkler daha kontrast renkler olursa sonuç daha çarpıcı olur. Biz yerine bu iş için kullanılan taraklarla da yapılabilir.
Fotoğraf 50 Gel Git Ebrusu www.dokusu.com
1.3.Taraklı Ebru
Gelgit ebrusu yapıldıktan sonra taraklardan birisinin son yapılan gelgitin yönüne dik yönde teknenin bir kenarından tarağın dişleri kitreye temas edecek kadar sokulup diğer kenarına doğru çekilmesiyle yapılır. İstenirse ince bir bizle taraktan sonra şal ebrusunda yapıldığı gibi boya serbest olarak da karıştırılabilir.(Elhan,2004,s.28)
Bu tarz, daha çok Avrupa’da benimsenmiştir. Burada çok ince tarakla yapılmış ebrulara rastlanmaktadır.
Tarağın sık veya seyrek şekline göre taraklı ebru çeşitleri çoğalabilir. Bunlar Ters taraklı, Yürek taraklı olarak adlandırılırlar
Fotoğraf 51 Taraklı Ebru
1.4.Çiçekli Ebru (Necmeddin Ebrusu)
Zemin ebrusu yapıldıktan sonra önce hazırlanan yeşil boyadan damlatılarak oluşturulan yuvarlaklara, uygun kalınlıkta bir biz kullanılarak sap şekli verilir. Daha sonra sapların uçlarına yapılacak çiçeğe uygun renk damlatılarak yine uygun kalınlıkta iğne ve bizlerle bunlara çiçek şekli verilir.
Necmettin Okyay tarafından 1918 yılından itibaren esaslı olarak yapılmaya başlanmıştır. Lale, karanfil, menekşe, kasımpatı, papatya, sümbül, gül ve gelincik çiçekli ebru çeşitleridir Sümbül çiçeğini yapmak için biraz değişik metot uygulanır. Sümbül çiçeği için özel hazırlanmış, birçok uçları olan bir tel kullanılır. Bu tel istenilen renge batırılarak tekneye yaklaştırılır. Boyalar, misket büyüklüğünde taneler halinde genişler. Daha sonra bu taneler tel veya atkuyruğu kılı vasıtası ile sümbül çiçeğinin kıvrımları haline getirilir. Papatya hariç hepsi Necmettin Okyay tarafından bulunmuştur. Onun yeğeni olan Mustafa Düzgünman, bu çiçeklere papatyayı ilave etmiş ve diğer çiçek türlerini de ıslah ederek daha tabii bir hüviyet kazandırmıştır (Göktaş, 1987, s.13).
Gelenekli Türk ebrusunda ilk üsluplaştırılarak resmedilen çiçek laledir. Ebruda çiçek demeti yapımını ise Düzgünman geliştirmiştir. Dallarda sümbül,lale,karanfil,menekşe,gelincik,gül ve papatya gibi bir çok çiçek yapılabilir
Fotoğraf 52 Eda Özbekkangay Çiçekli Ebru
1.5 Şal Ebrusu
Gel git yapıldıktan sonra teknenin çaprazına doğru, genellikle geniş aralıklı yapılan gel git sonucu elde edilir. Ayrıca gel git üzerine dıştan başlayıp ortaya doğru daireler çizilerek yapılan şal desenleri de vardır. Bu çapraz çizgiler yumuşak S ler çizilerek de yapılabilir
Fotoğraf 53 Şal Ebrusu
1.6. Hafif Ebru
Bu ebru genellikle hattatlar tarafından üzerine yazı yazmak amacı ile kullanılır. Genellikle şal ve taraklı desenleri kullanılarak açık renklerle yapılır. Hafif ebru tekne temiz olduğu zaman yapılır; çünkü hattatlar bu ebrulu kağıdı yazıya fon olarak kullanırlar. Boyaların öd ve su miktarları arttırarak yapılabilir, böylece renkler kolay ve çokça açılacağından açık renkli olurlar.(Barutcugil,2001,s.106)
Fotoğraf 54 Hafif Ebru
1.7 Kumlu Ebru
Kumlu ebruların en güzeli bitkisel esaslı olan Lahor çivitinden üretilir. Bu boyar madde, yapısı itibariyle astarın üzerinde kendiliğinden çatlaklar oluşturur. Hattatların pervaz veya cetvel olarak kullandıkları bir desendir. Bunu elde etmek için teknenin ortasına Lahor çiviti damlatılmaya başlanır. Bu işleme teknenin bütün yüzünü kaplayıncaya kadar devam edilir.Bir birini iterek sıkışan boya, çatlamaya başlar. Aynı işlem, teknenin bir kenarının ortasından diğer bir kenarın ortasına kadar, yavaş yavaş damlatılarak da yapılabilir. Eğer daha fazla çatlaması isteniyorsa hiçbir müdahale yapılmadan 5-10 dakika bekletilir. Bu süre içinde tekne yüzeyi, toz gibi maddelerden korumak için bir cam veya mukavva ile kapatılır. Burada yoğun boya kullanıldığı için, kağıdı tekneden çıkarırken çok dikkatle sıyırmak gerekir. Lahor çividi katılmış, yeşil, siyah, kahverengi gibi renklerde de aynı özellik görülür.
Kumlu görünüm veren renkler elde etmek için bir diğer yöntem de boyaların su miktarını azaltmaktır. Susuz toprak nasıl çatlarsa toprak bayalar da suyu az olunca çatlar.
Yüzeydeki boyayı gereğinden fazla çatlatmak da doğru değildir. Çok sıkışan boya dibe çökebilir. Hatta kuruduktan sonra pul pul dökülebilir.
Kitre taze iken, yani kitrenin erime süreci henüz tamamlanmamışken, erimeyen tanecikler astar yüzeyinde mikroskopik çıkıntılar yapar. Bu çıkıntıların üzerlerine boya tutunamayacağından kumlu görünüm verirler.(Barutcugil,2001,s.104)
Fotoğraf: 55 Kumlu Ebru (Alparslan Babaoğlu)
1.8. Akkase Ebru
Kelime “Aks” kökünden gelmektedir. Eskiden hat sanatı mahsullerinin meydana getirilmesinde kağıdın yazı yazılacak kısmının ayrı, etrafının da ayrı renge boyanmasına verilen addır. Bir kağıdın yazı yazılacak kısmının kendi rengi ile kalması istenildiğinde o bölüme arap zamkı sürülür, bu kağıt ebru teknesine batırılınca zamklanan kısım ebruyu almaz. Dolayısı ile kağıdın dış kısmı ebrulanmış olur. (Çoktan, 1992, s.35).
Aynı zemin üzerine birden fazla baskı yaparak yazı veya desen elde edilen ebru çeşididir. Hattatlar tarafından sevilen bir türdür. Hafif ebru üzerine geleneksel olarak arap zamkı ile hazırlanmış sıvı kamış kalem ile veya fırça ile sürülür. Kuruduktan sonra daha koyu ve yoğun desen aynı kağıda tatbik edilir, arap zamkı olan yerler deseni almayacağından yazı veya desen gözükür
Aynı teknikler şablonlama ile de yapılabilir. Ayrıca arap zamkı yerine koyu kitre, silikon,çeşitli şeffaf yapıştırıcılar da kullanılabilir.(Barutcugil,2001,s.108)
Fotoğraf 56 Akkase Ebru (S.Özçimi)
1.9. Yazılı Ebru
Genellikle arap zamkı ile yazılan yazılar daha sonra ebrulandığında yazı olan kısım kağıt renginde kalmasından veya bunun tersi; yani harflerin içi boş, geri kalan zemin arap zamkı ile kapatılarak elde edilen ebru çeşididir.
Arap zamkı ile yazı yazmak oldukça zoe bir iştir. Hataların düzeltilmesi çok zordur. Ustalık isteyen bu tür ebrular koleksiyoncular tarafından tercih edilir.(Barutcugil,2001,s.109)
Fotoğraf 57 Yazılı Ebru (F.Özgören)
1.10 Hatip Ebru
XVIII. yy.da Ayasofya Camii Hatibi Mehmet Efendi tarafından ilk kez
yapıldığı ve çok kullandığı için onun adı ile anılmaktadır. Hatip ebrusu diye bilinir.
Kısaca iç içe damlatılmış renklerden oluşan daireleri şekillendirmek olarak tanımlanır. Çiçekli ebruların temeli sayılırlar. Desenleri yaparken dikkat edilecek önemli husus renk ayarının iyi yapılmasıdır. Boyaların, öd ve su ayarlarının iyi yapılması; birbirini fazla iten veya hiç açılmayıp dibe çökme eğilimi gösteren boyaların olmaması demektir.
Hatip ebrusunu uygularken önce herhangi bir ebru türü zemin olarak yapılır. Eski ustalar çoğunlukla zeminde açık renk battal ebrusunu kullanmışlardır. Bu zemin üzerine kalın bir biz veya damlalık kullanarak, çapları 2-4 cm’yi geçmeyecek eşit aralıklı daireler oluşturulur. İlk renk genellikle koyu seçilir ki görüntü belirgin olsun, daha sonra ikinci, üçüncü hatta istenirse dördüncü renk konur. İnce bir uç, iğne hatta bir tek at kılı bile kullanılarak desenleme yapılır.(Barutcugil,2001,s.110)
Bu halkalara bir iğne yardımıyla şekil verilerek yürek, taraklı yürek, çark-ı felek, yıldız, mütenevvia ve menekşe gibi hatip desenleri yapılmaktadır. Hatip ebruları, levha kenarlarında her bir sırası yazının bir kenarına gelecek şekilde dış pervaz, koltuklu levhalarda koltuk boşluklarında koltuk ebrusu ve yan kağıdı olarak kullanılır.(http://www.geleneksel-ebru.com)
Fotoğraf 58 Hatip Ebru
Boyaların sadece fırça yardımıyla kitre üzerine serpilmesiyle oluşturulan ve iğne ya da tarak gibi herhangi bir şeyle müdahale edilmeden yapılan mermer desenli ebru çeşididir. Diğer adı Tarz-ı Kadim’dir
Yapılan işlem bakımından en basit ebru olmasına rağmen sonuç itibarıyla yapımı en zor ebrudur. Kumlu ebru dışında bütün ebruların yapımında ilk işlem battal ebrudur.
Yapımı öd sıralarına göre yani ödü az olan boyalar önce çok olan boyalar sonra atma suretiyle yapılır.
Ebrucunun bütün ustalığı yaptığı battal ebrulardan belli olur, çünkü ard arda atılan boyaların öd ayarları doğru yapılmazsa ya kitre yüzeyinde boyalar arasında kalan renksiz damarlar mermer damarından daha büyük olur ki buna ebrucu dilinde “falso” denir ya da boyalar sıyrılırken akar ve birbirine karışır. Batılı ebrucular, boyaların böyle akmasından kurtulmak ve işi kolaylaştırmak için kağıdı ebrulamadan önce şapla terbiye ederek boyaların akmasını engellemeye çalışırlar. (http://www.geleneksel-ebru.com/).
Boya damlalarının büyüklük yada küçüklükleri, renk sayısı gibi kriterler battalın değişik türlerini oluşturur. Bunlar: Zemin Battalı, Tarzı Kadim, Neftli Battal, Somaki Battal, Serpmeli Battaldır
Fotoğraf 49 Battal Ebru
1.2.Gel Git Ebrusu
Battal ebrusundaki gibi suya atılan sıralı renklerin bir iğne, biz, bir çöp yardımıyla teknenin kenarına paralel olarak çizilmesi suretiyle yapılır. Gel git hareketi çapraz olarak da yapılabilir. (Elhan,2004,s.21)Yapımı zor olamayan ebru çeşitlerindendir. Gel git ebruda seçilen renkler daha kontrast renkler olursa sonuç daha çarpıcı olur. Biz yerine bu iş için kullanılan taraklarla da yapılabilir.
Fotoğraf 50 Gel Git Ebrusu www.dokusu.com
1.3.Taraklı Ebru
Gelgit ebrusu yapıldıktan sonra taraklardan birisinin son yapılan gelgitin yönüne dik yönde teknenin bir kenarından tarağın dişleri kitreye temas edecek kadar sokulup diğer kenarına doğru çekilmesiyle yapılır. İstenirse ince bir bizle taraktan sonra şal ebrusunda yapıldığı gibi boya serbest olarak da karıştırılabilir.(Elhan,2004,s.28)
Bu tarz, daha çok Avrupa’da benimsenmiştir. Burada çok ince tarakla yapılmış ebrulara rastlanmaktadır.
Tarağın sık veya seyrek şekline göre taraklı ebru çeşitleri çoğalabilir. Bunlar Ters taraklı, Yürek taraklı olarak adlandırılırlar
Fotoğraf 51 Taraklı Ebru
1.4.Çiçekli Ebru (Necmeddin Ebrusu)
Zemin ebrusu yapıldıktan sonra önce hazırlanan yeşil boyadan damlatılarak oluşturulan yuvarlaklara, uygun kalınlıkta bir biz kullanılarak sap şekli verilir. Daha sonra sapların uçlarına yapılacak çiçeğe uygun renk damlatılarak yine uygun kalınlıkta iğne ve bizlerle bunlara çiçek şekli verilir.
Necmettin Okyay tarafından 1918 yılından itibaren esaslı olarak yapılmaya başlanmıştır. Lale, karanfil, menekşe, kasımpatı, papatya, sümbül, gül ve gelincik çiçekli ebru çeşitleridir Sümbül çiçeğini yapmak için biraz değişik metot uygulanır. Sümbül çiçeği için özel hazırlanmış, birçok uçları olan bir tel kullanılır. Bu tel istenilen renge batırılarak tekneye yaklaştırılır. Boyalar, misket büyüklüğünde taneler halinde genişler. Daha sonra bu taneler tel veya atkuyruğu kılı vasıtası ile sümbül çiçeğinin kıvrımları haline getirilir. Papatya hariç hepsi Necmettin Okyay tarafından bulunmuştur. Onun yeğeni olan Mustafa Düzgünman, bu çiçeklere papatyayı ilave etmiş ve diğer çiçek türlerini de ıslah ederek daha tabii bir hüviyet kazandırmıştır (Göktaş, 1987, s.13).
Gelenekli Türk ebrusunda ilk üsluplaştırılarak resmedilen çiçek laledir. Ebruda çiçek demeti yapımını ise Düzgünman geliştirmiştir. Dallarda sümbül,lale,karanfil,menekşe,gelincik,gül ve papatya gibi bir çok çiçek yapılabilir
Fotoğraf 52 Eda Özbekkangay Çiçekli Ebru
1.5 Şal Ebrusu
Gel git yapıldıktan sonra teknenin çaprazına doğru, genellikle geniş aralıklı yapılan gel git sonucu elde edilir. Ayrıca gel git üzerine dıştan başlayıp ortaya doğru daireler çizilerek yapılan şal desenleri de vardır. Bu çapraz çizgiler yumuşak S ler çizilerek de yapılabilir
Fotoğraf 53 Şal Ebrusu
1.6. Hafif Ebru
Bu ebru genellikle hattatlar tarafından üzerine yazı yazmak amacı ile kullanılır. Genellikle şal ve taraklı desenleri kullanılarak açık renklerle yapılır. Hafif ebru tekne temiz olduğu zaman yapılır; çünkü hattatlar bu ebrulu kağıdı yazıya fon olarak kullanırlar. Boyaların öd ve su miktarları arttırarak yapılabilir, böylece renkler kolay ve çokça açılacağından açık renkli olurlar.(Barutcugil,2001,s.106)
Fotoğraf 54 Hafif Ebru
1.7 Kumlu Ebru
Kumlu ebruların en güzeli bitkisel esaslı olan Lahor çivitinden üretilir. Bu boyar madde, yapısı itibariyle astarın üzerinde kendiliğinden çatlaklar oluşturur. Hattatların pervaz veya cetvel olarak kullandıkları bir desendir. Bunu elde etmek için teknenin ortasına Lahor çiviti damlatılmaya başlanır. Bu işleme teknenin bütün yüzünü kaplayıncaya kadar devam edilir.Bir birini iterek sıkışan boya, çatlamaya başlar. Aynı işlem, teknenin bir kenarının ortasından diğer bir kenarın ortasına kadar, yavaş yavaş damlatılarak da yapılabilir. Eğer daha fazla çatlaması isteniyorsa hiçbir müdahale yapılmadan 5-10 dakika bekletilir. Bu süre içinde tekne yüzeyi, toz gibi maddelerden korumak için bir cam veya mukavva ile kapatılır. Burada yoğun boya kullanıldığı için, kağıdı tekneden çıkarırken çok dikkatle sıyırmak gerekir. Lahor çividi katılmış, yeşil, siyah, kahverengi gibi renklerde de aynı özellik görülür.
Kumlu görünüm veren renkler elde etmek için bir diğer yöntem de boyaların su miktarını azaltmaktır. Susuz toprak nasıl çatlarsa toprak bayalar da suyu az olunca çatlar.
Yüzeydeki boyayı gereğinden fazla çatlatmak da doğru değildir. Çok sıkışan boya dibe çökebilir. Hatta kuruduktan sonra pul pul dökülebilir.
Kitre taze iken, yani kitrenin erime süreci henüz tamamlanmamışken, erimeyen tanecikler astar yüzeyinde mikroskopik çıkıntılar yapar. Bu çıkıntıların üzerlerine boya tutunamayacağından kumlu görünüm verirler.(Barutcugil,2001,s.104)
Fotoğraf: 55 Kumlu Ebru (Alparslan Babaoğlu)
1.8. Akkase Ebru
Kelime “Aks” kökünden gelmektedir. Eskiden hat sanatı mahsullerinin meydana getirilmesinde kağıdın yazı yazılacak kısmının ayrı, etrafının da ayrı renge boyanmasına verilen addır. Bir kağıdın yazı yazılacak kısmının kendi rengi ile kalması istenildiğinde o bölüme arap zamkı sürülür, bu kağıt ebru teknesine batırılınca zamklanan kısım ebruyu almaz. Dolayısı ile kağıdın dış kısmı ebrulanmış olur. (Çoktan, 1992, s.35).
Aynı zemin üzerine birden fazla baskı yaparak yazı veya desen elde edilen ebru çeşididir. Hattatlar tarafından sevilen bir türdür. Hafif ebru üzerine geleneksel olarak arap zamkı ile hazırlanmış sıvı kamış kalem ile veya fırça ile sürülür. Kuruduktan sonra daha koyu ve yoğun desen aynı kağıda tatbik edilir, arap zamkı olan yerler deseni almayacağından yazı veya desen gözükür
Aynı teknikler şablonlama ile de yapılabilir. Ayrıca arap zamkı yerine koyu kitre, silikon,çeşitli şeffaf yapıştırıcılar da kullanılabilir.(Barutcugil,2001,s.108)
Fotoğraf 56 Akkase Ebru (S.Özçimi)
1.9. Yazılı Ebru
Genellikle arap zamkı ile yazılan yazılar daha sonra ebrulandığında yazı olan kısım kağıt renginde kalmasından veya bunun tersi; yani harflerin içi boş, geri kalan zemin arap zamkı ile kapatılarak elde edilen ebru çeşididir.
Arap zamkı ile yazı yazmak oldukça zoe bir iştir. Hataların düzeltilmesi çok zordur. Ustalık isteyen bu tür ebrular koleksiyoncular tarafından tercih edilir.(Barutcugil,2001,s.109)
Fotoğraf 57 Yazılı Ebru (F.Özgören)
1.10 Hatip Ebru
XVIII. yy.da Ayasofya Camii Hatibi Mehmet Efendi tarafından ilk kez
yapıldığı ve çok kullandığı için onun adı ile anılmaktadır. Hatip ebrusu diye bilinir.
Kısaca iç içe damlatılmış renklerden oluşan daireleri şekillendirmek olarak tanımlanır. Çiçekli ebruların temeli sayılırlar. Desenleri yaparken dikkat edilecek önemli husus renk ayarının iyi yapılmasıdır. Boyaların, öd ve su ayarlarının iyi yapılması; birbirini fazla iten veya hiç açılmayıp dibe çökme eğilimi gösteren boyaların olmaması demektir.
Hatip ebrusunu uygularken önce herhangi bir ebru türü zemin olarak yapılır. Eski ustalar çoğunlukla zeminde açık renk battal ebrusunu kullanmışlardır. Bu zemin üzerine kalın bir biz veya damlalık kullanarak, çapları 2-4 cm’yi geçmeyecek eşit aralıklı daireler oluşturulur. İlk renk genellikle koyu seçilir ki görüntü belirgin olsun, daha sonra ikinci, üçüncü hatta istenirse dördüncü renk konur. İnce bir uç, iğne hatta bir tek at kılı bile kullanılarak desenleme yapılır.(Barutcugil,2001,s.110)
Bu halkalara bir iğne yardımıyla şekil verilerek yürek, taraklı yürek, çark-ı felek, yıldız, mütenevvia ve menekşe gibi hatip desenleri yapılmaktadır. Hatip ebruları, levha kenarlarında her bir sırası yazının bir kenarına gelecek şekilde dış pervaz, koltuklu levhalarda koltuk boşluklarında koltuk ebrusu ve yan kağıdı olarak kullanılır.(http://www.geleneksel-ebru.com)
Fotoğraf 58 Hatip Ebru
Çağdaş Ebru Sanatı Örnekleri
Türk süsleme sanatları içinde özel bir yere sahip olan ebru günümüzde uygulandığı yer, kullanım alanları ve uygulanan teknikler açısından geçmişe göre farklılıklar göstermektedir.
Geleneksel Türk ebru sanatı başlangıçta hat ve cilt sanatlarının yardımcı bir kolu olarak karşımıza çıkmaktadır. Hafif renklerle yapılan ebru üzerine yazı yazılmıştır. En çok kullanıldığı alan ise ciltçiliktir.
Günümüzde de kağıt ebrunun ana malzeme olarak kullanılmaktadır. Kullanım alanları da geçmişle hemen hemen aynı olup, yeni uygulama alanları da doğmuştur. Günümüzde kağıt dışında çeşitli kumaş ve perde üzerine, deri üzerine, cam üzerine, keçe üzerine, eşarp ve fular, kravat üzerine, çini ve seramik üzerine, kitap ve defter kabı olarak, ahşap üzerine ve duvar kağıdı olarak da kullanılmaktadır.
Ebruda Modern ve Batı etkisindeki uygulamalar 1980’den itibaren gelişen bir ekoldür. Teknik, malzeme ve form olarak hiçbir şekilde geleneğe bağlı olmayan ve birçoğu Batı etkisindeki uygulamalardır. Bu tarz çalışan ebrucuların çoğunun Amerikalı ebrucu, Christopher Weimann’dan etkilendikleri ve bu konularda çalışmalarda bulundukları anlaşılmaktadır.(Arıtan,2002,s.337) Bunlara örnekler:
Barb Poplin Çalışmaları
İris Nevins Çalışmaları
www.soliceinc.comdan Alınan Çalışmalar
Peg Laflam Çalışmaları
Patty Schleicher Çalışmaları
Linda Moran Çalışmaları
Avusturalyalı Georgie Sharp Çalışmaları
www.flickr.comdan Alınan Çalışmalar
Japon Suminigashi Örnekleri
Geleneksel Türk ebru sanatı başlangıçta hat ve cilt sanatlarının yardımcı bir kolu olarak karşımıza çıkmaktadır. Hafif renklerle yapılan ebru üzerine yazı yazılmıştır. En çok kullanıldığı alan ise ciltçiliktir.
Günümüzde de kağıt ebrunun ana malzeme olarak kullanılmaktadır. Kullanım alanları da geçmişle hemen hemen aynı olup, yeni uygulama alanları da doğmuştur. Günümüzde kağıt dışında çeşitli kumaş ve perde üzerine, deri üzerine, cam üzerine, keçe üzerine, eşarp ve fular, kravat üzerine, çini ve seramik üzerine, kitap ve defter kabı olarak, ahşap üzerine ve duvar kağıdı olarak da kullanılmaktadır.
Ebruda Modern ve Batı etkisindeki uygulamalar 1980’den itibaren gelişen bir ekoldür. Teknik, malzeme ve form olarak hiçbir şekilde geleneğe bağlı olmayan ve birçoğu Batı etkisindeki uygulamalardır. Bu tarz çalışan ebrucuların çoğunun Amerikalı ebrucu, Christopher Weimann’dan etkilendikleri ve bu konularda çalışmalarda bulundukları anlaşılmaktadır.(Arıtan,2002,s.337) Bunlara örnekler:
Barb Poplin Çalışmaları
İris Nevins Çalışmaları
www.soliceinc.comdan Alınan Çalışmalar
Peg Laflam Çalışmaları
Patty Schleicher Çalışmaları
Linda Moran Çalışmaları
Avusturalyalı Georgie Sharp Çalışmaları
www.flickr.comdan Alınan Çalışmalar
Japon Suminigashi Örnekleri
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)